İki hafta sonu ve iki iş günü ile birleştirilen 4 günlük Kurban Bayramı tatilinin 9 gün olması, okul tatillerinin başlamasıyla, nüfusu yoğun olan şehirlerde yaşayanlar, asıl amacı, aile büyüklerini akrabaları, komşuları ziyaret, Müslümanlar arasında dayanışma, yardımlaşma, hatta diğer inançlara mensup ihtiyacı olan insanlara yardım etmek olan Kurban Bayramı’nı, Peygamberimiz Hz Muhammet’in (sas) sılayı rahimle ilgili bir kutsi hadisinde "Yüce Allah (cc) şöyle buyurur: "Ben Rahmân'ım, o (akrabalık bağlarının adı) da rahimdir. Ona kendi ismimden türeyen bir isim verdim. Onunla ilişkiyi sürdürenle ben de ilişkimi sürdürür, onunla ilişkiyi kesenle ben de ilişkimi keserim." sözlerini anlamadıkları için Kur’an-ı Kerim’ in “Onların etleri ve kanları asla Allah’a ulaşmaz. Allah’a ulaşacak olan ancak, sizin O’nun için yaptığınız, gösterişten uzak amel ve ibadettir.” Hac 37 ayetinin bir anlam ifade etmediği görülür.

9 günlük tatil! süresince neler yaptıklarını sosyal medya denilen sanal alemde, yedikleri kebap, lahmacun, deniz mahsulleri ve içkilere ödedikleri yüksek meblağlı hesap pusulalarını paylaşan, gündüz sahilde, gece kulüplerde sözde nasıl eğlendiklerini anlatan sosyetik lümpen takımı, hayvan haklarını bahane edip kurban kesimine karşı çıkarken, pahalılıktan dem vurarak aymazlığa zirve yaptırıyorlardı.

Şaşırdık mı dersiniz! Tabi ki hayır, inançla uzaktan yakından ilgisi olmayan sosyetik lümpen şaşkınları; Ramazan Bayramı’na ‘Şeker Bayramı’, Kurban Bayramı’na ’Kavurma Bayramı diyerek, en hafif tabirle amacından saptırmaya çalışmalarına utanmadan devam etmekte bir beis görmüyorlar.

Asıl amacı insanlar arasında yakınlaşmayı, yardımlaşmayı öne çıkaran bayramları anlayamayanlar için umarım, 2023 Kurban Bayramı süresince; Diyanet İşleri Başkanlığı, Diyanet Vakfı organizasyonu ile Türkiye’de deprem bölgesinde ve yurt dışındaki 47 ülkede kesilen kurbanlarla, 34 milyon 667 bin 378 insana yapılan yardım bir şeyler anlatır!

İnsanların tatil anlayışları farklı farklı olmasına rağmen, uzun bayram tatillerinde hava da müsait olunca, gözde olan yerler, sahil kasabaları ve her şey dahil konaklama yerleri oluyor.

Kalabalıktan uzaklaşarak tatil yapacaklarını zannedenler, havlularını serecek yer bulamadıkları kumsalda, yakınındakinin nefesini ensesinde hissederek güneşlenirken içtiği sigaranın izmaritini kuma gömüp, akşam olunca, restoran ve kaffelerin iş yerlerinin önlerine koydukları masa ve sandalyelerle darlaşan sokaklarda, kulakları sağır edecek yükseklikteki müzik! eşliğinde sağındaki solundaki insanlara omuz atıp yürürken, yediği mısırın koçanını, biten dondurmanın külahını, ağzını sildiği peçeteyi sokağa atmakta tereddüt etmiyor. Böylece tatilinin!!! tadını çıkarmış oluyor…

Uzun tatil süresi zarfında, köklerinin bulunduğu memleketlerine giderek aile büyüklerini, akraba ziyaretlerini yapanlar, çocuklarının akrabalık bağlarını güçlendirmesini, atasının yurdunu tanımanın, sakin, gürültüden uzak, sakinleşmiş huzurlu bir ruha sahip olmanın yanı sıra, vücutları da dinlenmiş bir vaziyette, kalabalık şehrin gürültülü yaşamına karşı koyacak güçle dönüyorlar.

Her tatil dönüşü iş yerinde ya da evlerde bir araya geldikleri arkadaşlarına, yaptıkları tatili gittikleri yeri bire bin katarak anlatanlar gerçekte kendilerini kandırmanın ötesine geçememekteler. Yaşadıkları şehri o şehrin geçmişine ait tarihi yerleri güzelliklerini tanımadan ömürlerini geçirenler, nasıl güneşlenip bronzlaştığını anlatırken, güneş yanığı sebebiyle geceleri nasıl uyuyamadığını anlatmaz!

İşin en can alıcı noktası, kapitalist sistemin icadı tüketim toplumunun parıltılı içi boş hayallerine kanarak, gelirini aşan harcama için kredi alan ve uzunca bir süre geri ödeyeceğim diyerek sıkıntı çeken, aile huzuru yok olan lümpen takımı, sılayı rahim yapsa, yol güzergahı üzerinde yeni yerler, yeni insanlar tanıyacak, çeşitli güzellikler görerek bir nebze de olsa ülkesini tanımış olmanın yanı sıra, sözde tatil harcamaları için borç yükü altına girip sıkıntı çekmediği için ailesinde huzursuzluk olmayacaktır.

Hayatımızın her anında yapacağımız harcamalarda bize yardımcı olacak olan; Ayağını yorganına göre uzat atasözünü aklımızın bir kenarına yazalım.

Ben Müslümanın diyen her kez; Kur’an-ı Kerim, Nisa süresi 1. Ayet mali “Allah’tan korkun ve akrabalık bağlarını kesmekten sakının” sözünün ne anlama geldiğini anlamaya, bayramları bayram gibi yaşamaya gayret etmeli.

Apartmandaki kapı komşunuzla bayramlaşmadınızsa, akrabalarınız ve mahallenizdeki yardıma muhtaç insanları tanımıyorsanız, size, bir dahaki bayrama kadar, geniş kumsallı, serin sulu, bol güneşli sahillerde uzun tatiller dilerim…

Not: Lütfedip Sosyal medya üzerinden kutlama mesajı gönderiyorsanız! Hazır kutlama mesajları, kes kopyala yapıştır yerine, içinizden gelen iki kelimeyle kutlamak, muhatabına değer verdiğinizi gösterir…