Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından her yıl 25 Nisan'da "Dünya Sıtma Günü" olarak kabul edildiğini hatırlatan Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Meltem Öner Karaçay, halen dünya nüfusunun yarısının sıtma riski altında olduğunu ve bu hastalığın Doğu Akdeniz ülkelerinde de görüldüğünü belirtti.

Sıtma hastalığına kimlerin daha fazla risk altında olduğunu açıklayan Karaçay, bebekler, beş yaşın altındaki çocuklar, hamile kadınlar, AIDS'li hastalar ve turistlerin bu risk grubunda olduğunu ifade etti. Hastalığın bulaşma riskinin sivrisineklerin sayısı ve hayatta kalmasını etkileyen iklim koşullarına bağlı olduğunu da ekledi.

BELİRTİLERİ NELER?

Sıtmanın semptomlarının genellikle enfekte sivrisineğin ısırmasından 10-15 gün sonra ortaya çıktığını belirten Karaçay, ateş, baş ağrısı ve titreme gibi belirtilere dikkat çekti. Ayrıca, hastalığın tedavi edilmezse ciddi sonuçlara yol açabileceğini ve ölüme neden olabileceğini söyledi.

Sıtma hastalığının tanısı, tedavisi ve korunma yöntemleri hakkında da bilgi veren Karaçay, hastalığın erken tanı ve tedavisinin önemine vurgu yaparak, tedavi edilmiş hasta bireylerin ve vektör kontrolünün hastalığın yayılmasını önlemekte etkili olduğunu belirtti.

Son olarak, Karaçay, riskli bölgelere seyahat edenlerin doktorlarına danışarak kemoprofilaksi ile sıtma önlemlerini alması gerektiğini ve böcek ilacı uygulanmış cibinliklerin kullanılmasının da etkili bir korunma yöntemi olduğunu ifade etti.

Muhabir: Canan Kaya