Sıcak hava dalgası Türkiye’ye giriş yaptı. İzmir’de termometrelerde görülen sıcaklığın aniden 35 derecelerin üzerine çıkması, vatandaşı tedirgin etti. Kentte etkili olan sıcak hava nedeniyle açık alandaki vatandaşlar gölge yerlerde vakit geçirmeye çalışırken, İzmir’in en işlek lokasyonlarından biri olan Kordon ise boş kaldı. Meteoroloji 2. Bölge Müdürlüğü verilerine göre ise, İzmir’de, şehir merkezindeki sıcaklıklar Konak’ta 37, Buca’da 38, Bornova’da ise 39 derece olarak ölçüldü. Uzmanlar ise aniden artan sıcaklıklarda yaşanabilecek sıcak çarpmalarına karşı vatandaşlara dikkatli olmaları konusunda uyarılarda bulundu. 

Mustafa Torun (2)

Ölüme götürebilir

Aşırı sıcaklık artışının insan sağlığı üzerine ciddi olumsuz etkileri olabileceğini söyleyen Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Mustafa Torun, sıcaklıkların etkilerinin, sıcak çarpması, ısı senkopu, ısı krampları gibi sıcakla doğrudan ilişkili bir dizi hastalık olarak ortaya çıkabileceğini kaydetti. Tüm bunların yanı sıra asıl tehlikenin aşırı sıcakların kronik hastalıkların kontrolünü zorlaştıracağını vurgulayan Torun, “Bu tür hastalıkların ağırlaşmasına, dolayısıyla hastane başvurularının artmasına, hatta ölümlere neden olması olasıdır” dedi. 
Özellikle yaşlı bireyler, küçük çocuklar, bebekler, hamileler ve kronik hastalığı olanlar ile güneşe direkt maruz kalınan işlerde çalışanların daha fazla risk altında olduğunu beliren Torun, “Kronik hastalığı olanlar, dışarıda azami zaman geçirmeli. Aşırı sıcaklar açısından coğrafik konumu nedeniyle hayli risk altında olan ülkemizde, halkımızın bu duruma hazırlıklı olması ve toplumsal önlemlerin acilen alınması çok önemlidir” ifadelerini kullandı. 

“Dünya risk altında”

Sadece Türkiye’de değil birçok ülkede aniden artan sıcaklıklarla mücadele edilmek zorunda kalındığının altını çizen Torun, “İklim değişikliğinin bir sonucu olarak oluşan aşırı sıcaklıklar, dünya çapında yaz mevsimlerinin kalıcı bir özelliği haline gelerek, çok sayıda ölüme neden oluşturmuştur. Ekosistemlerimizi sonsuza dek etkilemeye devam etmektedir. Enerji elde etmek için fosil yakıt kullanılması, araç egzoz salınımı, yoğun endüstriyel tarım faaliyetleri gibi insan aktiviteleriyle atmosfere salınan karbondioksit (CO2) ve diğer gazlar dünyanın üzerinde tıpkı sera gibi bir örtü oluşturarak, altında kalan alanın ısınmasına neden olmaktadır. Bu ısınma, kentlerde yoğun betonlaşmayla birlikte ısı emici olan toprak ve yeşil alanların azalması, binalarda kullanılan ısı tutucu malzemeler nedeniyle daha yoğun yaşanmakta olup, bu nedenlerle kentsel ısı adaları oluşmaktadır. Enerji kullanımından açığa çıkan ısı da, kentsel ısı adası oluşumunun bir diğer nedenidir. Bu nedenle kentlerde yaşayanlar çok daha büyük risk altındadır” dedi.

Eylem planı hazırlanmalı

Artan sıcaklıklarla birlikte yaşanabilecek sağlık problemleri için önlem alınması gerektiğini vurgulayan Torun, “Sıcaklık artışlarından vatandaşların risk altında kalmasını engellemek adına, erken uyarı sistemlerinin oluşturulması, koruyucu önlemlerin alınması, uyum stratejilerinin geliştirilmesinde Sağlık Bakanlığı ve diğer ilgili kurumlara önemli görevler düşmektedir. Bu konuda acilen ‘Sıcak Sağlık Eylem Planına’ gereksinim vardır” diye konuştu. 

Kaynak: Nazlı Şentürk