Ege Üniversitesi Etnografya Müzesi, "Müze Söyleşileri" kapsamında "Geleneksel Sanat Üzerine" konulu bir panel düzenledi. EÜ Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanlığı ile EÜ Kadın Sorunları Uygulama ve Araştırma Merkezi (EKAM) iş birliğinde gerçekleştirilen etkinliğe akademisyenler ve geleneksel sanata ilgi duyan sanatseverler katıldı.

Moderatörlüğünü Etnografya Müzesi Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Dilek Maktal Canko'nun yaptığı panelde, Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Gonca Karavar, Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültürel Miras Taşıyıcısı çini sanatçısı Ebru Camkıran ve tezhip sanatçısı Ayşegül Devecier konuşmacı olarak yer aldı.

HALI SANATINI ANLATTI

Doç. Dr. Gonca Karavar, "Halı Sanatı Geleneği, Gelişimi ve Günümüzdeki Durumu" başlıklı sunumunda halı sanatının geçmişten günümüze uzanan evrimini anlattı. Halıcılık geleneğinin zamanla bir sanat dalına dönüştüğünü belirten Karavar, bu sanatın kökeninin milattan önce 5. yüzyıla dayandığını ve Osmanlı İmparatorluğu döneminde doruk noktasına ulaştığını söyledi. Karavar, sanayi devrimi ve makineleşme ile birlikte el sanatlarının azaldığını ve günümüzde dokuma halıların yeniden ilgi gördüğünü vurguladı.

Çini sanatı üzerine konuşan Ebru Camkıran, "Geleneğin İçinde Çini" başlıklı sunumunda çini sanatının inceliklerini ve klasik ile modern çini ayrımını ele aldı. Camkıran, Türk süsleme sanatlarında desenlerin ve motiflerin genellikle iki boyutlu olduğunu ve çizimde üç boyuta yer verilmediğini belirtti. Gelenek kavramı içinde çini sanatının yeri konusunda da değinen Camkıran, değişimin ve yaratıcılığın gelenekle birlikte var olabileceğini ifade etti.

Tezhip sanatı üzerine sunum yapan Ayşegül Devecier ise "Geçmişten Günümüze Tezhip Sanatı" konusunda bilgi verdi. Tezhip sanatının tarihini ve kullanılan malzemeleri anlatan Devecier, bu sanatın İslam dininin kabulünden sonra geliştiğini ve günümüze kadar aktarıldığını vurguladı.

Panel sonunda katılımcılara günün anısına "Teşekkür Belgesi" verildi.

Muhabir: Berfin Kortak