Tunç Soyer, Aziz Kocaoğlu’nun başkanlık sürecinin ortalarında ekibe katılan Genel Sekreter Buğra Gökçe’yle geçtiğimiz günlerde yollarını ayırdı. Soyer Başkan, sadece Gökçe’yi değil İZSU başta olmak üzere pek çok kurumun üst düzey yöneticilerini bir anlamda diskalifiye etti.
Büyükşehir Belediyelerinde üst düzey yöneticileri idare etmek, dergaha dahil etmek sanıldığı kadar kolay değildir.
Önce üçlü kararname ile gelirler. Kaderleri, başkanın iki dudağı arasında değildir.
Bazen disipline edilemezler. Asilik yaparlar, belediyenin iş akışına uymazlar, sorun yaratırlar.
Geçmişte bu bürokratlardan Burhan Özfatura’nın, Yüksel Çakmur’un neler çektiğini bilirim.
Tunç Soyer de çok çekti.
Tabii Genel Merkez’in telkinleri, bastırmaları, saçma sapan istekleri ve birçok neden, belli ki Tunç Soyer’e de yönetiminde keyif vermedi.
İzmir Milletvekillerinin de şu sıra ayrı bir “Genel Merkezci” grubu var. Onlar, daha da acımasız. Tunç Bey, belli ki, bir güç ve destek buldu ki bu operasyonu gerçekleştirdi. Sıkıntılarına bir son vermek istedi.
Doğrusu da buydu.
Öyle eleştirdiler alıyordu ki…
Mesela kadroların anormal şişirilmesi. En az beş bin kişinin iş yapmadan istihdam edilmesi.
Parasızlık, kaynak zafiyeti…
Soyer, kendine yakışanı yaptı ve restini çekti.
Bu resti, İzmir’e hizmet olarak dönecektir, bilginiz olsun.
Tabii yerlerine atanacakların nitelik ve niceliklerini de bilmemiz kaydıyla.
Taksi ihalesi
İzmir Büyükşehir Belediyesi, geçtiğimiz Cuma günü bir taksi ihalesi gerçekleştirdi.
Büyükşehir’in; artan ihtiyaç çerçevesinde kente 400 yeni taksi dahil etme kararı vardı. İlk etapta 180 taksi için ihale yapıldı, ihaleye 200 kişi katıldı.
Her taksi ruhsatı için 2 milyon 600 bin lira alındı ihaleyi kazananlardan.
İhalenin kalan kısmı da peyderpey yapılacak.
Bu, şu demek oluyor.
Bir taksinin çıplak değeri 2 milyon 600 bin lira.
Neredeyse konforlu 3 apartman dairesi. Buna aracın kasası dahil değil.
İyi bir hat kapılabilirse o fiyat üçe-beşe katlanıyor.
İhaleye girip kazanan bir esnafla konuştum. Şöyle dedi:
“Rakamlar artık böyle. Kimse yadırgamıyor. İzmir’de taksi ihtiyacı hep oldu, hep olacaktır.”
Peki, bu kadar parayı veren bir taksici esnafı, ayda ne kadar kazanabilecek ki?
Bu soruya da cevabı kısa oluyor:
“15-16 bin lira.”
2 milyon 600 bin liralık yatırım günde kazanacağı 500 lira için kısaca.
“Paramız pul oldu”ya güzel bir örnek.
İlginç bir fotoğraf
Sevgili dostumuz Orhan Alpayım paylaşmış.
Muhtemelen 1970’li yılların başları.
İzmir Radyosu’nda bir oyunun seslendirilmesi yapılıyor. Ekipte kimler yok ki: Bilgehan Oğuz, Sevilhan Oğuz Çetincan, Gündüz Kızoğlu, Adnan Gürpınar, İsmet Ertaş, Misket Dikmen, Orhan Alpayım ve Tunç Soyer.
Diğer isimlerin bu sektörün içinde olduklarını bilirdik de Tunç Soyer de henüz 14-15 yaşlarında iken böyle karşımıza çıkınca şaşırdık doğrusu…
O Yıldızlar Hiç Sönmesin
“O Yıldızlar Hiç Sönmesin”, benim 864 sayfalık bir kitabım. Pek çok sanatçı anısıyla birlikte eski Fuar gazinolarını da anlatıyor.
Müzik adamı Şakir Sarıoğlu, bu isimle bir gece düzenlenmesini teklif etmişti. Bir mekanda gazino atmosferi yaratılacak ve insanlar, o yıllara dönecekti.
Sonunda başarmış. Narlıdere Kültür Merkezi’nde muhteşem bir gece düzenlemiş. Talihsizlikler nedeniyle çok istediğim halde orada olamadım. Ama öğrendim ki Sarıoğlu, o özlem duyduğumuz günlere götürmüş herkesi. Saim Yılmaz’ın sunuculuğuyla, Samaras Ak ve Ferit Türkkan’ın yorumlarıyla. Ece Sarıoğlu ve diğerlerinin büyük çabalarıyla.
Keşke orada olabilseydim…
İbrahim Ormancı - Duvar Yazıları
Birisi beni ikna etsin. Hayat bence pahalı falan değil. Bu kadar gıda fiyatları uçmuşken nasıl obezite artıyor?
***
Kadınlar dünyada güldüren erkekleri seviyor, Türkiye'de ise kendilerini öldüren erkekleri!
***
Manisa'nın Sarıgöl İlçesinde Hüseyin Kaya işlettiği kahvede , siyaset konuşulmasını yasaklamış. Yorganı döşeği alıp Sarıgöl'e mi yerleşsem acaba ?
***
Bir trolle asla tartışmayın '' Sen sığ, ben selamet '' diye kestirip atın!
***
Gökyüzünde yalnız gezen yıldızlar. Yeryüzünde her gün kol gibi zamlar var !
***
Unutmak bende evlenince başladı. Örneğin evlendikten sonra televizyon kumandasını unuttum!
***
Eskiden Ezop masalları vardı. Şimdiyse yalnızca azap masalları!