Tok açın halinden bilmez dedikleri bir durum: Gıdaya sahip olanlar, cümle alemi tok sanıyor; olmayan da yemeye ekmek yok sanıyor. Bugünlerde sıklıkla duymaya başladığımız tahıl koridoru dünyanın gıda sorununu çözecekmiş gibi söylense de bu sene için en azından üretim vardı. Depoda ürün var… Ambarlar dolu; Ukrayna, 20 milyon ton tahılını sevk edemiyor, gemiler bekliyor.
Ya gelecek sene nasıl olur? Bütün tarım alanlarının savaştan etkilendiği bir yıl. Ekim dikim yapılamadı. Dolayısıyla tarımsal üretim gelecek senenin de gündeminde olacak: üretimde kıt bir yıl olması sebebiyle fiyatlar artacak. Doğalgaz ve gübre de bu fiyat artışından payını aldığında, gıdanın 2023 göstergesi, mutfakta ateşin yükselmesi olarak karşımıza çıkacak.
Covid19, yeni varyantları ile tehdidini sürdürmekte. Emtia fiyatları, lojistik her geçen gün daha pahalılaşmakta. Yaşanan bir dünya krizi: Bunu sadece savaşan iki ülke olarak görmemeli. Yükselen fiyatlarla birlikte enflasyon, bütün dünya için tehdit olmaya devam ediyor.
Türkiye ve Birleşmiş Milletlerin devam eden gayretleri, İstanbul’da Rusya ve Ukrayna yetkililerinin de katılımı ve mutabakatı ile dörtlü bir zirve olarak gerçekleşti. Sonuçta güvenli tahıl koridoru konusunda olumlu adımlar atıldı. İstanbul’da bir koordinasyon merkezinin kurulması, savaşın iki tarafı olan Ukrayna ve Rusya’nın olumlu yaklaşımları; tahılın limanda gemilere yüklenmesinden son teslim noktasına kadar güvenliği ile gerekli kontrollerin sağlanması konusu umut verici.
Türk çiftçisi için bir risk yok. İç piyasanın dengelenmesi ve geçiş ülkesi olması, Türkiye için önem taşımaktadır. Birleşmiş Milletler’in tahıl koridorunu özellikle Afrika’da açlık çeken ülkeler için planlaması başka bir özveri olarak görülmelidir. Ancak unutulmaması gereken bir gerçek de şu ki dünyada hala daha yaklaşık 1 milyar insanın açlık problemi devam etmektedir. Savaş bu süreci daha da tetiklemiştir.
Dünya buğday üretiminin % 60’ını 4 ülke gerçekleştiriyor. Hele ki kırmızı mercimek ihracatının % 60’ı Kanada’dan. Kanada’da yaşanan kuraklık ve benzeri bir durum mercimek teminini de güçleştirmektedir.
Ukrayna’da devam eden savaş ihraç edilecek ürünün de teminini güçleştirecektir. ABD Tarım Bakanlığı (USDA) verilerine göre, Ukrayna’nın buğday üretiminin 2021-2022 sezonunda 33 milyon ton iken 2022-2023 sezonunda 19 milyon 500 bin tona gerilemesi bekleniyor. Devam eden savaş ve bombalamalar bu üretim konusunda riski arttıracaktır.
Rusya, Ukrayna’ya bir de Kazakistan’ı eklersek bu bölgenin dünya tahıl üretimi ve ihracatındaki payının çok büyük önem taşıdığı görülecektir. Dünya buğday ihracatını 200 milyon ton olarak hesaplarsak, savaş öncesi dönemde bu ihracatın % 30’u bu iki ülkeden idi.
Tahıl koridoru ile limanda bekleyen malların dünyaya ulaşması konusunda Türkiye önemli bir rol üstlendi. Savaşan iki tarafla da bir araya geldi. Tarımda kendine yetebilirlik kadar Türkiye’nin kendi potansiyelini değerlendirmesinin önemi ortadadır. Tarımın stratejik önemi daha fazla anlaşılmıştır.