Enflasyon gündemde kalmaya devam ediyor. 20 yılın zirvesini gördü. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), enflasyonu Nisan ayında bir önceki aya göre % 7,25 artış olarak hesapladı. Yıllık enflasyon ise % 69,97 seviyesinde hesaplandı. Bu rakam Merkez Bankası’nın % 5’lik enflasyon hedefini 10 kattan fazla katlamış oldu.
Enflasyon şampiyonları;
% 13,38 ile gıda ve alkolsüz içecekler,
% 7,43 ile konut,
% 6,96 ile giyim ve ayakkabı oldu.
Uluslararası dengesizlikler devam ettiği sürece bu enflasyonist baskı bitmez. Bu enflasyon da inmez. Sabit gelirli, düşük ve orta gelir gruplarının devlet tarafından desteklenmesi gerekmektedir. Çünkü enflasyon, başkalarının enflasyonu… Bize de ithal edilen yanıyla belirli seviyelerin üstüne çıkan bu hayat pahalılığını paylaşmak düştü.
Enflasyondaki yükseliş için COVID ile ilgili açıklamalar yaptığımız zamanlar geçti. Şimdilerde Rusya ile Ukrayna arasındaki savaş, petrol ve emtia fiyatlarını arttırmaktadır. Savaş ortamı enflasyonu besliyor. Dünya enflasyonu % 9 seviyelerinde seyrediyor. ABD dahi % 8,5 enflasyon rakamı ile başka bir sorunu yaşıyor.
Üretimde ithalata bağımlı kaldıkça bu enflasyon inmeyecek. İthalatta hammadde ve yarı mamullerin miktarı % 80’e ulaşmış durumda. Bu durumda da yurtdışından ithal edilen her ürün o ülkenin enflasyonunu Türkiye’ye taşımaya devam ediyor.
Bunun yanı sıra yüksek kur ve enerji maliyetlerindeki artışlar, yurtiçi piyasalardaki yükselişi tetikliyor. Hükümetler bu süreçleri dar gelir gruplarını destekleyerek sürdürebilir. Aksi takdirde her açıklanan enflasyon rakamı can sıkıcı hale gelecektir.
Sebze meyveden kaynaklanan enflasyonun çözümü üretimdedir. Üretim öncelikle iç piyasayı doyurduğunda bu baskı azalır. İhracata giden her mal piyasa talebini karşılamaya engel olduğunda fiyatlar artacaktır. Bunun için gübre, tohum, yem destekleri ile bu gıda grubunda üretim artışı şarttır.
Dar gelirli için konut üretilmeli. Konut fiyatları da enflasyon içerisinde önemli bir yer tutmaktadır. Vatandaşlık mukabili, yabancıya konut satışı ile birlikte artan konut talebine karşılık, düşük gelirliler için sosyal konut projeleri veya kooperatifleşme canlandırılmalıdır. Kendi vatandaşımızın konuttan mahrumiyeti düşünülemez.
Asgari ücretli desteklenmeli. Hükümet, dar gelirli grupların enflasyon karşında ezilmemesi için bu döneme özel destek vermesi gerekmektedir. Yılbaşında asgari ücretliye verilen zam eridi. Asgari ücretliyi desteklemesi lazım. Sadece böyle enflasyonist ortamda yılda iki kere asgari ücret komisyonu toplanıp karar alabilir. Nasıl ki memurlara yılda iki kere zam öngörülüyorsa yüksek enflasyon dönemlerinde asgari ücretliler için de böyle bir çalışma uygun olacaktır.