Sıtmanın, sivrisineklerin insanlara plazmodium adlı paraziti bulaştırması sonucu oluşan ateşli bir enfeksiyon hastalığı olduğunu belirten Enfeksiyon Hastalıkları ve Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Mehmet Uluğ, "Sıtma, dişi anofel sivrisineklerinin ısırmasıyla bulaşır. Bu sivrisinekler kan emerek beslenirken paraziti insanlara bulaştırırlar. Bulaşma oranı, sivrisineklerin yoğunluğu ve iklim koşulları gibi faktörlere bağlıdır" dedi.
Dr. Uluğ, "Sıtma salgınları, uygun koşulların oluşmasıyla, sıtma karşıtı bağışıklığın düşük olduğu veya mültecilerin yoğun olarak bulunduğu bölgelerde ortaya çıkabilir. Sıtma, göç alan ve mültecilerin yoğun olduğu bölgelerde sıkça görülen bir hastalıktır. Belirtiler genellikle enfekte sivrisineğin ısırmasından 10-15 gün sonra başlar ve ateş, baş ağrısı ve titreme gibi semptomlarla kendini gösterir" şeklinde konuştu.
CİDDİ SONUÇLARA YOL AÇABİLİR
P. falciparum sıtmasının 24 saat içinde tedavi edilmezse ciddi sonuçlara yol açabileceğini vurgulayan Dr. Uluğ, bunun ölümcül olabileceğini ifade ederek, "Çocuklarda şiddetli anemi, solunum sıkıntısı veya serebral sıtma gibi belirtiler görülebilir. Yetişkinlerde ise çoklu organ yetmezliği sıkça meydana gelir. Ancak sıtma tedavi edilebilir bir hastalıktır ve Dünya Sağlık Örgütü, tanının doğrulanması için mikroskopi veya hızlı tanı testi kullanılmasını önerir. Hasta bireylerin tedavi edilmesi ve sıtmanın vektör kontrolü ile sıtmanın yayılmasını önlemek mümkündür" dedi.
Dr. Uluğ, vektör kontrolünde böcek ilacı uygulanmış cibinliklerin ve iç mekanların ilaçlanmasının etkili olduğunu belirtirken, riskli bölgelere seyahat edenlerin kemoprofilaksi ile sıtma riskini azaltabileceğini ifade etti. Ayrıca, sıtma parazitine karşı geliştirilen aşının bulunmadığını ancak P. falciparum'a karşı etkili olan RTS, S/AS01 (RTS, S) aşısının sıtmayı önemli ölçüde azalttığını sözlerine ekledi.
