Salgın hastalıklarla mücadele devam ederken, kullanıcılar kırmızı göz hastalığına dair doğru bilgiye ulaşma çabasında. Ancak bu hastalıkla ilgili ortaya atılan yanlış bilgiler de kafa karışıklığına sebep oluyor. Gerçekten de kırmızı göz hastalığı nedir? Hangi belirtilerle kendini gösterir ve nasıl tedavi edilir? İşte, bu konuda yanlış anlaşılan noktaların aydınlatılmasıyla ilgili detaylar...

Salgın hastalık alarma geçirdi!

Uganda'da "kırmızı göz" hastalığı salgınında son 3 haftada yakalananların sayısı 7.500'ü aştı. Uganda Sağlık Bakanlığı'nın verilerine göre, "kırmızı göz" (konjonktivit) hastalığına yakalananların sayısı son 3 haftada 954'ten 7.596'ya yükseldi. Hastalık vakalarının özellikle hapishane, okul ve sağlık merkezlerinde arttığı belirtilirken, Kampala, Arua, Mbale ve Kagadi gibi bölgelerde yoğunlaştığı ifade edildi. Uzmanlar, "kırmızı göz" hastalığının fabrika, çarşı, pazar ve alışveriş merkezleri gibi yoğun insan trafiğinin olduğu alanlarda ve kalabalık şehirlerde hızla yayıldığı konusunda uyarılarda bulundu.

Kırmızı Göz hastalığı nedir?

Göz sağlığınızı etkileyen konjonktivit, yaygın olarak bilinen adıyla kırmızı göz hastalığı, göz kapaklarını ve gözün beyaz kısmını kaplayan ince zar olan konjonktivanın iltihaplanmasıyla ortaya çıkar. Enfeksiyonlar veya alerjik reaksiyonlar sonucunda meydana gelen bu iltihaplanma, genellikle adenovirüs adı verilen bir virüs tarafından tetiklenir.

Kırmızı göz hastalığı, genellikle gözlerin kızarması, sulanması, kaşınması, yanması ve ışığa hassasiyet gibi belirtilerle kendini gösterir. Ayrıca, göz kapaklarının şişmesi, yabancı cisim hissi ve göz kapaklarının yapışması gibi rahatsızlık verici semptomlar da gözlenebilir. Bu belirtiler viral veya bakteriyel kökenli olabilir ve hastalığın şiddeti kişiden kişiye değişebilir. Kırmızı göz hastalığı, farklı nedenlerden kaynaklanabilen çeşitli türleri olan bir durumdur. Bunlar arasında:

  • Konjonktivit: Bakteriyel veya viral enfeksiyonlar, alerjik reaksiyonlar veya tahriş edici maddelere maruz kalma sonucu oluşabilir.

  • Üveit: Bağışıklık sistemi bozukluğu, enfeksiyonlar veya travma gibi faktörlerden kaynaklanabilir.

  • Glokom: Yüksek göz içi basıncı nedeniyle optik sinire zarar verebilir ve kalıcı görme kaybına yol açabilir.

  • Korneal Ülser: Mikropların veya yabancı cisimlerin korneaya girmesi sonucu oluşabilir.

Kırmızı göz hastalığı, enfekte bir kişinin gözleriyle temas etme, ortak eşyaların kullanımı, el teması, hava yoluyla bulaşma, yetersiz hijyen ve kontakt lens kullanımı gibi çeşitli yollarla bulaşabilir. Kırmızı göz hastalığı bulaşıcı olduğundan, hastalık belirtileri gösteren bir kişiyle temas etmekten kaçınılmalı, eller sık sık yıkanmalı ve kişisel eşyalar paylaşılmamalıdır. Bu önlemler, hastalığın yayılmasını önlemeye yardımcı olabilir.

Kaynak: HABER MERKEZİ