19. yüzyılın sonlarında yaşamış olan Fransız yazar ve deniz subayı Pierre Loti, sadece edebi eserleriyle değil, aynı zamanda Osmanlı İmparatorluğu'na olan derin hayranlığıyla da bilinen bir isimdir. Gerçek adı Louis Marie Julien Viaud olan Loti, özellikle İstanbul'a olan büyük ilgisi ve bu şehirdeki deneyimleriyle tanınır. Türk kültürüne duyduğu derin ilgi, eserlerine yansıyan özgün üslubuyla birleşerek edebiyat dünyasında önemli bir iz bırakmıştır. Peki, Pierre Loti kimdir, Pierre Loti önemi nedir, Pierre Loti Tepesi ismini kim verdi? İşte detaylar...

Pierre Loti kimdir?

Pierre Loti, asıl adı Louis Marie Julien Viaud (14 Ocak 1850 - 10 Haziran 1923), Fransız romancıdır. "Loti" ismi, egzotik iklimlerde yetişen egzotik bir çiçeğin adından gelmektedir. Fransa'nın Rochefort kentinde Protestan bir ailenin en küçük çocuğu olarak dünyaya geldi. 17 yaşında Fransız Deniz Kuvvetleri'ne katıldı ve denizcilik eğitimini tamamladıktan sonra 1881'de yüzbaşı oldu. İlerleyen yıllarda terfi ederek albaylığa kadar yükseldi ve Orta Doğu ile Uzak Doğu'da bulundu. Deniz subayı olarak yaptığı seyahatler, yabancı kültürleri tanıma fırsatı verdi ve bu deneyimleri kitaplarına yansıttı.

1879'da ilk romanı olan "Aziyadé" ile dikkat çekti. Daha sonraki yıllarda her yıl bir kitap yayımlayarak geniş bir okuyucu kitlesi elde etti. 1891'de Fransız Akademisi'ne seçilen Loti, 1910'da Légion d’Honneur nişanını aldı. İzlenimci bir yazar olarak bilinen Pierre Loti'nin eserlerinde yalın bir dil kullanımı vardı. Umutsuzluk ve ölüm duygularını işlediği eserlerinde, aşkın yanı sıra insanlığa karşı şefkat ve acıma duygularını da derin bir şekilde işledi.

Pierre Loti önemi nedir?

İstanbul'u birçok kez ziyaret eden Pierre Loti, ilk kez 1876 yılında bir Fransız gemisiyle görevli subay olarak gelmiştir. Bu ziyaretlerinde Osmanlı yaşam biçiminden etkilenen Loti, pek çok eserinde bu etkiyi yansıtmıştır. İstanbul'a ilk gelişinde tanıştığı kadınla özdeşleşen "Aziyadé" adlı romanını bu dönemde yazmıştır. Loti, İstanbul'da bulunduğu süre içerisinde Eyüpsultan'da yaşamış ve Türk kültürüne hayranlık duymuştur. Türk dostu olarak nitelendiren Loti, 1913 yılında yazdığı "La Turquie Agonisante" adlı kitabında Batı politikalarını eleştirmiştir. Türkiye'yi ziyaret ettiği dönemde Sultan Reşat tarafından büyük bir törenle karşılanan Loti, Türk halkının ve Türk milletvekillerinin sempatisini kazanmıştır.

Pierre Loti, Balkan Savaşları, I. Dünya Savaşı ve Anadolu'nun işgali dönemlerinde Türkleri savunarak, Türk milletine destek vermiştir. Millî Mücadele döneminde Anadolu'daki direnişi desteklemesi ve işgalci Fransa'ya yönelik sert eleştirileriyle Türk halkının takdirini kazanmıştır. 1921'de Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından kendisine gönderilen bir teşekkür mektubu ile onurlandırılmıştır. Pierre Loti, 1920 yılında "İstanbul Şehri Fahri Hemşehrisi" ilan edilmiş ve onun adını taşıyan bir cemiyet kurulmuştur. İstanbul'da bir cadde ve Eyüp'te bir kahvehaneye adı verilmiş, ayrıca Eyüp-Pierre Loti Teleferik Hattı inşa edilmiştir. İstanbul-Beyoğlu'nda bulunan Pierre Loti Fransız Lisesi de onun adını taşımaktadır.

Ancak, Loti'nin Türk dostluğu konusunda görüşler ayrılmıştır. Bazı aydınlar onun gerçek bir Türk dostu olduğuna inanırken, bazıları onun aslında Osmanlı'nın zayıf ve geri kalmış durumunu acıyarak sevdiğini savunmuştur. Nâzım Hikmet'in "Şarlatan Piyer Loti" adlı şiirinde bu ikinci görüşü dile getirdiği bilinmektedir.

Pierre Loti Tepesi ismini kim verdi?

Pierre Loti Tepesi'nin ismi, ünlü Fransız yazar ve deniz subayı Pierre Loti'nin İstanbul'a olan hayranlığından ilham alarak verilmiştir. Eyüp Sultan Camii'nin yanında yer alan bu tepeden İstanbul'un muazzam manzarasını görmek mümkündür. Pierre Loti'nin İstanbul'a duyduğu hayranlık ve bu bölgede sıklıkla zaman geçirmesi, bu tepeye onun adının verilmesine yol açmıştır. Aynı zamanda, tepede bulunan kahvehaneye de "Pierre Loti Kahvesi" adı verilmiştir.

Kaynak: HABER MERKEZİ