Osmaniye şehri, tarih boyunca pek çok efsanevi hikayenin ve mistik anlatının merkezi olmuştur. Kentin dokusunu şekillendiren bu şehir efsaneleri, zamanla yerel kültürün önemli bir parçası haline gelmiştir. Osmaniye'nin derin kökleri ve zengin tarihine dair anlatılan efsaneler, birbirinden ilginç soruları beraberinde getiriyor. Peki, bu efsaneler gerçek mi yoksa sadece masal mı? Osmaniye'nin şehir efsaneleri arasında dolaşan bu sorular, gizemli hikayelerle dolu geçmişiyle birleşerek, şehrin mistik atmosferini gün yüzüne çıkarıyor. Bu yazıda, Osmaniye'nin şehir efsanelerine odaklanacağız...

Adam Kaya Efsanesi

Yıllar önce, bugünkü Turnasuyu Irmağı'nın yakınında yaşayan bir çobanın yaşadığı olağanüstü olay, Osmaniye'nin tarihine eşsiz bir dokunuş katmıştır. Çoban, sürüsüyle birlikte Turnasuyu Vadisi'nden Osmaniye Tepeleri'ne doğru ilerlerken, aşırı sıcak bir günün ardından susuzlukla boğuşmaya başlar. Koyunlar, susuzluktan can çekişirken, çoban da çaresizce etrafı tarar, ancak hiçbir damla su bulamaz.

İşte tam bu sırada çoban, bir umutla Osmaniye Tepeleri'ne doğru tırmanmaya karar verir. Ancak tepenin eteğine vardığında, her taraf kurak ve susuzdur. Koyunlar, köpek ve çoban kendilerini yerlere bırakmışlardır. Çoban, bir umutla yüce Allah'a dua eder: "Ey Büyük ALLAH’ım… Tek geçim kaynağım bu koyunlardır. Onlar susuzluktan ölürlerse ben nasıl yaşarım. Ne olur, bana su ver, su buldur. Şayet suyu buldurursan, en güzel ve besili koyunumu sana kurban edeceğim, dileğimi kabul eyle, ALLAH’ım..."

Dua eder etmez, mucizevi bir şekilde tepenin yamacından berrak bir su kaynağı fışkırır. Çoban sevincinden havalara uçar ve koyunlarını suyun yanına götürür. Koyunlar, susuzluktan kavrulmuş bedenlerini suyun serinliğiyle buluşturarak hayata dönerler.

Ancak burada hikaye sadece bir mucize ile bitmez. Çoban, Allah'a verdiği kurbanı yerine getirmemek için bahaneler üretir. İnsanoğlunun nankörlüğü ve cimriliği ortaya çıkar. Kendisine verdiği sözü tutamayan çoban, başındaki kelleyi koparır ve saçları arasındaki biti öldürür. Ancak bu anın hemen ardından çoban, sürüsüyle birlikte taşlaşarak donup kalır.

Osmaniye'nin denize bakan en yüksek noktasında, yeşillikler arasında taşlaşan koyun şekli ve çobanın donmuş hali bugün "Adam Kaya" olarak adlandırılan bir yerde muhafaza edilmektedir. Bu kaya, Osmaniye'nin ilk içme suyunun getirildiği Yoroz Kayalıkları'nda bulunmaktadır.

Kaynak: Haber Merkezi