Doğum şeklini seçmek, anne adayları için önemli bir karar süreci olabilir. Normal doğum ve sezaryen doğum arasında tercih yaparken, her iki yöntemin de avantaj ve dezavantajlarını göz önünde bulundurmak önemlidir. Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölümü'nden Op. Dr. Funda Öztürk, bu konuda önemli bilgiler paylaştı.

Op. Dr. Funda Öztürk, hamileliğin seyrine göre doğum şeklinin genellikle doğum haftasına yakın bir zamanda belirlendiğini ifade etti. Normal doğum ve sezaryenin kendine özgü avantaj ve dezavantajları olduğunu belirten Öztürk, anne adaylarının ve bebeklerin sağlığına en uygun doğum şeklinin belirlenmesinin önemine dikkat çekti.

Doğum şeklinde karar verirken gebeliğin haftası, bebeğin pozisyonu, kilosu, plasentanın yerleşimi, anne adayının daha önceki doğum şekli, fiziksel ve ruhsal hazırlığı gibi faktörlerin göz önünde bulundurulması gerektiğini vurgulayan Op. Dr. Öztürk, doğum şekline ilişkin kararın genellikle gebeliğin 37-38. haftalarında belirlenebileceğini söyledi.

NORMAL DOĞUM HANGİ ŞARTLARDA OLUR?

Normal doğum için bebeğin baş ile gelmesi, kilosunun 4.000 gramdan az olması, plasentanın aşağıda olması ve anne adayının fiziken ve ruhen hazır hissetmesi durumlarında tercih edilebileceğini ifade eden Op. Dr. Funda Öztürk, normal doğumun anne için çabuk toparlanma, hastanede kalış süresinin azalması ve anne sütünün daha çabuk gelmesi gibi avantajlara sahip olduğunu belirtti.

Sezaryen doğumun tercih edildiği durumları da açıklayan Op. Dr. Funda Öztürk, bebeğin ters duruşta olması, daha önceki doğumunun sezaryen ile gerçekleşmiş olması, anne adayının normal doğumdan korkması, bebeğin kilosunun 4.000 gramdan fazla olması gibi durumlarda sezaryenin planlanabileceğini ifade etti.

Op. Dr. Funda Öztürk, normal doğumun avantajları arasında anne adayının hızlı bir şekilde normal hayata dönebilmesi, hastanede kalış süresinin az olması ve anne ile bebek arasında erken bir bağ kurulabilmesini sıralarken, sezaryenin bebeğin hızlı bir şekilde doğurtulmasını sağlaması ve bebeğin normal doğum sırasında yaşayabileceği risklerin azalmasını vurguladı.

Muhabir: Canan Kaya