1878 yılında gerçekleşen ve Kıbrıs adasının İngiltere'ye kiralanmasıyla sonuçlanan anlaşmanın ardındaki nedenler hala netlik kazanmış değil. Ancak bu soru, sadece tarihçilerin değil, adanın bugünkü sakinlerinin ve dünya çapındaki meraklıların da dikkatini çekiyor. İngiliz egemenliğinin başlangıcı olan bu anlaşma, ada tarihindeki bir dönüm noktasını temsil ediyor. Ancak, Kıbrıs adasının ve bölgenin geleceğini şekillendiren bu tarihi adımın tam olarak neyin sonucu olduğu hala araştırmacıların odak noktasında.

Kıbrıs adasının İngiltere'ye kiralanma nedeni

93 Harbi sırasında Osmanlı İmparatorluğu'nun Rus İmparatorluğu karşısında yenilmesi ve Ruslara taviz vermemek istemesi sonucu, Birleşik Krallık'ın talebi üzerine ada, 4 Haziran 1878'de imzalanan Kıbrıs Sözleşmesi ile 92.799 sterline kiralandı. Osmanlı mülkiyeti devam ederken, yönetim tamamen Birleşik Krallık'a geçti. Ada üzerinde ilk Birleşik Krallık bayrağı, 12 Temmuz 1878'de Lefkoşa burçlarına çekildi. Birleşik Krallık, adayı "Komiser" olarak adlandırılan yüksek rütbeli yöneticilerle yönetti. 1914'te I. Dünya Savaşı'nda Osmanlı'nın Almanya'nın yanında savaşa girmesiyle, Birleşik Krallık adayı ilhak edip vali tayin etti. Türkiye, 1923'te imzalanan Lozan Barış Antlaşması ile adanın Birleşik Krallık tarafından ilhakını tanıdı. 1925 yılında Kıbrıs, Crown Colony olarak ilan edildi ve Türkiye Cumhuriyeti adaya ilk konsolosunu atadı.

Kibris Adasi 1878 Yilinda Ingiltereye Kiralanma Nedeni Nedir2

1880'de adada 12 hekim ve üç sağlık müfettişi bulunurken, 1903'te hekim sayısı 45'e, 1909'da 67'ye yükseldi. Köylerde sağlık hizmeti vermek amacıyla köy sağlık kuruluşları kuruldu. 1931'e kadar 27 tane açılan bu kuruluşların sayısı 1959'da 13'e düştü.

Birleşik Krallık döneminde adada tütün endüstrisi de gelişti. Tütün fabrikalarının sayısı 8'e kadar çıktı ve 1949'da yedi fabrikada yaklaşık 225 bin okka tütün üretiliyordu.

Ocak 1950'de Doğu Ortodoks Kilisesi, Kıbrıs Türk toplumunun boykot ettiği bir referandum düzenledi. Referandumda katılanların %90'ı Kıbrıs'ın Yunanistan ile birleşmesi (Enosis) lehinde oy verdi. 1955'te Kıbrıslı Rumlar tarafından kurulan EOKA örgütü, Birleşik Krallık kuvvetlerini adadan çıkarmak için silahlı eylemlere başladı. Bu dönemde Kıbrıs Türkleri de silahlanmaya başladı ve Birleşik Krallık adanın kontrolünü sağlamakta zorlanıyordu. Daha sonra, Taksim talebinde bulunan Türk gruplar ile Enosis isteyen Rum gruplar arasında şiddetli çatışmalar yaşandı.

16 Ağustos 1960'ta, Kıbrıs adası Yunanistan, Türkiye ve Birleşik Krallık'ın imzaladığı "Kuruluş, İttifak ve Garanti" anlaşmaları ile bağımsızlığını kazandı. Birleşik Krallık, adanın %3'üne tekabül eden Ağrotur ve Dikelya adlı askerî üsleri elinde tuttu.

Kaynak: HABER MERKEZİ