Geçtiğimiz günlerde personel fazlası oldukları gerekçe gösterilerek işten çıkarılan İzmir Büyükşehir Belediyesi bünyesinde faaliyet gösteren İzdoğa ve İzenerji işçleri, 15 gündür Egemenlik Evi önünde haklarını arıyor. Emekçiler, bu kez taleplerini Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir İl Başkanlığı önünde haykırdı. Genel-İş ve Belediye-İş’e bağlı işçiler ilk olarak burada temsili bir oturma eylemi yaptı. Daha sonra işten atılan işçilerin tekrar işe alınması taleplerini haykıran emekçiler, bir basın açıklaması yaptı. 
Açıklamada şu ifadeler yer aldı;
“Biz İzmir Büyükşehir Belediyesi bünyesinde faaliyet gösteren İzdoğa ve İzenerji şirketlerinde çalışan işçiler olarak, haksız şekilde işten çıkarıldık. İşimizi geri kazanmak için başlattığımız mücadelenin bugün 15. günündeyiz. Çok uzun süren mülakat süreçlerinin ardından, mülakatlarımız tamamlandıktan sonra da işe başlamak için uzun süre bekletildikten sonra iş başı yapabildik. Geçtiğimiz hafta Kıbrıs Şehitleri'nden seslendik derdimizi anlatmaya çalıştık. Bir kez daha buradan, CHP İzmir İl Başkanlığı önünden sesleniyoruz. Ne İzmir halkını ne de biz işçileri mağdur etmeye kimsenin hakkı yok. Belediye hizmetlerinin düzgün, aksamadan, yeterli şekilde yapılması da insanca şartlarda mesleklerimizi yapmak da bizim ortak derdimiz. İzmir'i belediye hizmetlerinden mahrum etmeye de bizleri işsizlik ve yoksulluğa mahkum etmeye de kimsenin hakkı yok!

Whatsapp Image 2024 06 06 At 11.04.23-1

“BİZLER BANKAMATİK MEMURU DEĞİLİZ!”

İşimize son verilen süreci meşrulaştırmak için kullanılan bazı ifadeler ne yazık ki kamuoyunu yanıltıyor. Halkçı, sosyal demokrat Partinin bir Belediyesi'nin kendi emekçilerini karalaması, haksız yere işten çıkarmaları aklamak için bizler hakkında kara propaganda yapması en hafif deyimle AKP belediyelerinin pratiklerini aratmayacak düzeydedir. Bizler bankamatik memuru ya da fazlalık personel değiliz. Ekonomik kriz koşullarında hasbelkader belediyede çalışmaya başlamış, hayatımızla ilgili bütün planımızı bunun üzerinden yapmış, çalıştığımız süre içinde de işimizi layıkıyla yapmış emekçileriz. Hepimiz işimizin başındayken alelacele işten atıldığımıza dair bilgi aldık. Kimimiz sınıfta öğrencileriyle dersteydi, kimimiz katı atıkta çöp ayrıştırıyordu, kimimiz sırtında yük taşıyordu. Çalıştığımız birimlerde eksik personelle çalışıyorduk, birçoğumuz çalıştığı şu kısa zamanda bile fazla mesai yapmak zorunda bırakıldık. Buradan bir daha sesleniyoruz, siyasi figürlerin kendi aralarındaki hırslarına, ihtiraslarına ve politik oyunlarına bizleri kurban edemezsiniz. Buna izin vermeyeceğiz!

“SİYASİ ÇEKİŞMELERDE OLAN EMEKÇİYE OLUYOR”

Hepimizin hikayesi farklı ortak noktamız haklılığımız. Biz hakkımız olanı istiyoruz, seçimlerde aday belirleme süreçleri de buralarda yaşanan kişisel kavgalar da biz emekçilerin gündemi değil, eski yönetimle yeni yönetim arasında yaşanan siyasi çekişmelerde olan biz emekçilere oluyor. 

“TASARRUF İÇİN MAKAM ARAÇLARINA BAKIN”

Buradan, CHP İzmir il başkanlığı önünden İZSU Genel Müdürü Gürkan Erdoğan ve İZENERJİ Genel Müdürü Ali Ercan Türkoğlu'na sesleniyoruz; bizler aylarca, yıllarca işe alınmayı bekledik. Çalıştığımız süre boyunca ise işimizi dürüstçe ve özverili şekilde yerine getirdik. Eğer tasarruf istiyorsanız biz işçileri işten çıkarmak yerine makam araçlarına, ihalelere, boşa giden kaynaklara gözünüzü dikin bizim işimize değil!

“İKİ DUDAĞINIZIN ARASINA BAKAR”

Buradan Cemil Tugay’a ve CHP yönetimine sesleniyoruz; bu haksızlığa dur demek iki dudağınız arasından çıkan bir sözcüğe bakar. Biz hakkımızın bilincindeyiz, bir araya geldiğimizde güçlü olduğumuzun farkındayız. Yalnızca hakkımızı istiyoruz. Tüm yurttaşların hak ettiği gibi insanca şartlarda çalışıp yaşamımızı kazanmak istiyoruz. Ve uyarıyoruz: Hakkımız olanı, işimizi alana kadar hiçbir yere gitmeyeceğiz! Eğer bizleri muhatap almamaya, taleplerimizi karşılamamaya devam ederseniz eylemlerimizin biçimlerini değiştirecek, İzmir halkına sesimizi duyurmak ve kendimizi anlatmak için bütün İzmir'i eylem alanına dönüştüreceğiz. Atılan işçiler derhal geri alınsın! Haklıyız ve biz kazanacağız!”

Muhabir: Doğukan Fikri Fidan