Ümâme Binti Ebi’l-Âs (r.a.), İslam tarihinde önemli bir figür olarak karşımıza çıkıyor. Peygamber Efendimiz'in torunlarından biri olan Ümâme, İslam'ın ilk dönemlerinde yaşamış ve Hz. Muhammed'in (s.a.v) sakinliği ve bilgeliğiyle tanınmıştır. Hayatı boyunca İslam'ın yayılmasına aktif katkıda bulunan Ümâme'nin, İslam toplumundaki rolü ve yaşamı, İslam'ın erken dönemlerine ışık tutan önemli bir hikayeyi oluşturuyor.
Hz. Ümame kimdir?
nnesi, İslam'ın ilk günlerinde mücadele eden Hz. Zeynep, babası ise Hz. Hatice'nin kız kardeşi Hâle’nin oğlu Ebu’l-Âs bin Rebî’dir. Peygamber Efendimiz'in (s.a.v) torunu olan Ümâme, İslam'ın ilk yıllarında çocukluk döneminde birçok zorlukla karşılaşmıştır. Anneleriyle birlikte inançları uğruna mücadele vermiş, Mekke'den Medine'ye hicret etmiştir.
Ancak Ümâme'nin hicreti de kolay olmamıştır. Babası, Müslüman olmadığı için ailecek Medine'ye gidememiştir. Bedir Savaşı'nda müşriklerin safında yer alan babası Ebu’l-Âs, Müslümanlar tarafından esir alınmış ve Peygamber Efendimiz'e kızını teslim etmesi istenmiştir. Bu süreçte, Ümâme ve annesi Mekke'den Medine'ye göç etmişlerdir, ancak yolda müşriklerin saldırısına uğramışlar ve zorlu bir yolculuk geçirmişlerdir.
Medine'ye vardıklarında da zorluklar devam etmiş, ancak sonunda huzura kavuşmuşlardır. Ümâme'nin hayatında önemli bir yer tutan bir diğer olay ise, Peygamber Efendimiz'in ona gösterdiği sevgi ve ilgidir. Hz. Muhammed (s.a.v) torununu sık sık kucağına alır, onunla vakit geçirir ve hatta namaz kılarken bile onu omuzunda taşır.
Ümâme'nin evlilikleri de dikkat çekicidir. İlk evliliği, Peygamber Efendimiz'in vasiyeti üzerine, Hz. Ali ile olmuştur. Daha sonra ise Muâviye bin Ebû Süfyân'ın teklifi üzerine Mugîre bin Nevfel ile evlenmiştir.
Ümâme'nin hayatı, İslam'ın erken dönemlerinde yaşanan olayların bir yansımasıdır ve İslam'ın ilk yıllarındaki mücadele ve fedakarlıkların sembol isimlerinden biridir.
