Hatay, tarihi ve kültürel zenginliğiyle ön plana çıkan bir şehir. Antakya'nın dar sokaklarında dolaşırken, birçok farklı tarihi eser ve ibadethaneyle karşılaşmak mümkün. Ancak, Hatay'da kaç cami olduğunu biliyor musunuz? Bu soru, şehrin dini ve kültürel yapısını anlamak için önemli bir başlangıç noktası olabilir. Hatay'daki en güzel camilerin hangileri olduğunu öğrenmek isteyenler için, bu yazıda, şehrin bu önemli yapılarına bir göz atacağız. Hatay'daki en güzel camiler: Hatay'da kaç cami var? İşte detaylar...

Hatay'daki en güzel camiler

Hatay, Türkiye'nin dini ve kültürel mirasıyla öne çıkan şehirlerinden biridir. Şehirde bulunan 1100 cami arasında özellikle dikkat çeken bazı tarihi ve önemli camiler bulunmaktadır.

Antakya Ulu Camii
Antakya Ulu Camii, şehrin en önemli dini yapılarından biridir. Tarihi ve mimarisiyle ziyaretçilerin ilgisini çeken cami, şehrin sembol yapıları arasındadır.

Habib-i Neccar Camii
Antakya'da bulunan Habib-i Neccar Camii, şehrin tarihî ve kültürel dokusunu yansıtan önemli bir ibadet mekanıdır. Antakya'nın fethedilmesinden bu yana varlığını sürdüren cami, ziyaretçilerine tarihi bir atmosfer sunar.

Sarımiye Camii
Sarımiye Camii, Hatay'ın diğer önemli ibadet mekanlarından biridir. Şehrin dini ve kültürel yaşamına katkıda bulunan cami, tarihi dokusunu koruyarak ziyaretçilerini ağırlar.

Habib-i Neccar Camii, Antakya'nın önemli dini yapılarından biridir. Kurtuluş Caddesi üzerinde bulunan cami, Antakya şehrinin Müslüman Araplar tarafından fethedildiği 7. yüzyılda inşa edilmiş eski bir caminin yerinde 11. yüzyılda Memlüklüler döneminde inşa edilmiş; 19. yüzyılda Osmanlı mimarisi tarzında yenilenmiştir. Hem Müslümanlar hem de Hristiyanlar tarafından da ziyaret edilen, ortak dinsel mekandır. Camii, 2023 Kahramanmaraş depremlerinde ağır hasar almıştır.

Girişindeki türbenin İsa peygamberin çarmıha gerilişinden sonra Hristiyanlık dinini yaymak için Antakya'ya gelen Yahya (Barnabas) ve Yunus (Pavlos) adlı havarilere; kuzeydoğu köşesinde yerin 4 metre altındaki mezarın ise onlara inanan ilk kişi olduğu düşünülen Habib-i Neccar’a ait olduğu varsayılır.

Kaynak: Haber Merkezi