Çanakkale toprakları, tarih boyunca pek çok önemli olaya ev sahipliği yapmış, yılların eskitemediği derin hikayelere tanıklık etmiştir. Bu eşsiz coğrafya, tarihi dokusuyla adeta bir açık hava müzesi gibidir. Bu yazıda, Çanakkale'nin mistik atmosferini ve geçmişin izlerini taşıyan şehir efsanelerini keşfedeceğiz. Aramızda dolaşan soruların peşine düşerek, Çanakkale'deki yılların eskitemediği hikayeleri gün yüzüne çıkaracağız. Kimi zaman savaşın yankıları, kimi zaman da şehrin derinliklerinde saklı kalmış gizemli anılar, bu yazıda Çanakkale şehir efsanelerini aydınlatmaya davet ediyor. İşte, Çanakkale'de dolaşan soruların ardındaki büyülü dünyanın kapılarını aralayan bir yolculuğa hoş geldiniz.
Sarıkız Efsanesi
Sarıkız Efsanesi, Ayvacık ilçesine bağlı Kavurmacılar köyünde geçen dokunaklı bir hikayedir. Küçük yaşta annesini kaybeden Sarıkız, babasıyla birlikte Güre köyüne yerleşir. Babası hacca gitmek ister ve Sarıkız'ı köyde bırakarak yola çıkar. Ancak köydeki dedikodular, Sarıkız'ı kötü bir şekilde anlatarak babasının dönüşünde büyük bir dramaya neden olur. Babası, kızını korumak için alınan acı bir kararla onu Kazdağları'nın zirvesine bırakır. Yıllar sonra, bölgeden geçen yolcuların anlattığı hikayeler, Sarıkız'ın hala yaşadığına dair efsanevi izlenimler bırakır.
Truva Atı Efsanesi
Truva Atı Efsanesi, antik çağlardan günümüze uzanan bir efsane olarak bilinir. Odysseus'un önderliğindeki Akhalılar, Truva Surları'nı aşmak için devasa bir tahta at inşa ederler. Atın içine gizlenen askerler, Truva'nın içine sızarak şehri ele geçirirler. Bu stratejik oyun, savaşın sonunu getirir ve Truva'nın yıkılmasına neden olur. Efsane, sadece askeri stratejiyi değil, aynı zamanda kahramanlık ve entrikayı da anlatır.
Seyit Onbaşı'nın Kahramanlığı
18 Mart 1915'te, İngiliz donanması Çanakkale Boğazı'nı geçmeye çalışıyordu. Bu sırada, Türk savunma hattının önemli bir parçası olan Seyit Onbaşı, Nusrat Mayın Gemisi'nde topçu olarak görev yapıyordu. Nusrat, Çanakkale Boğazı'nın girişine döşenen mayınlarla donatılmıştı. İngiliz zırhlısı Ocean, Çanakkale Boğazı'nı geçmeye kararlıydı. Gemileri, Türk savunma hatlarını aşmak için saldırıya geçti. Ocean, Nusrat Gemisi'ni susturarak mayın döşeme işlemini durdurmayı hedefledi.
Bu kritik anlarda, Seyit Onbaşı'nın öne çıkan cesareti devreye girdi. Ocean, Nusrat Gemisi'ni hedef alarak ağır ateş altına aldı. Seyit Onbaşı, devasa bir mermiyi sırtında taşıyarak, Nusrat'ın topuna götürmeye karar verdi. Seyit Onbaşı'nın sırtında taşıdığı mermi, 215 okkalık (yaklaşık 275 kilo) devasa bir mermiydi. Bu ağırlığıyla topa ulaşan Seyit Onbaşı, mermiyi namluya sürdü ve ateşledi. İlk iki mermi hedefi tutturamasa da, üçüncü mermisi Ocean gemisinin kıç kısmına isabet etti ve patladı.
