Hikmet Yaşar'ın ablası Yüksel Yaşar, 2007 yılının Eylül ayında, kızının üniversite kaydı için gittiği Ankara dönüşü, Sivrihisar'da geçirdiği bir trafik kazasında yaşamını yitirdi. Kızını kaybetmenin acısıyla yaşayan Bekir Yaşar, o dönem kızının anısına birçok şiir kaleme aldı. Not kâğıtlarına yazdığı bu dizeleri cebinde saklayan Bekir Yaşar, 15 yıl sonra, Nisan 2022'de hastanede hayatını kaybetti. Yaşar, Denizli'nin Baklan ilçesinde, kızının mezarının yanında toprağa verildi.
Babadan Kalma Ceketin Cebinden Çıkan Duygu Dolu Dizeler
Bekir Yaşar'ın ölümünden bir ay sonra, Hikmet Yaşar ve annesi, babasının sürekli giydiği ceketini incelerken cebinde bazı not kâğıtları buldu. Hikmet Yaşar, notların, babasının trafik kazasında kaybettiği kızı için yazdığı şiirler olduğunu fark etti. Babasının duygularını ve acısını yansıtan bu şiirler, Hikmet Yaşar’ı derinden etkiledi. Babasıyla yıllar boyunca birlikte bağlama çalmış olan Hikmet Yaşar, babasının yazdığı bu dizeleri türkü haline getirmeye karar verdi.
"Acımızı Dizelerle Anlattık, Tellerle Dile Getirdik"
Hikmet Yaşar, babasının yazdığı şiirin kendisinde derin izler bıraktığını belirterek, “Ablam 2007’de trafik kazasında vefat etti, 15 yıl sonra da babamı kaybettik. Babamın ölümünden sonra ceketinin cebinde bulduğum şiir beni çok etkiledi. O şiiri okuyunca duygulandım, babamın acısını daha iyi anladım. Bu dizeleri bağlamayla besteleyip ağıt haline getirdim. Çok dokunaklı bir türkü oldu” dedi.
"Babam Hiç Bahsetmemişti, Acısını Şiire Dökmüş"
Babası Bekir Yaşar'ın, kızı Yüksel Yaşar'ın kaybından duyduğu derin acıyı şiirlerinde anlattığını ifade eden Hikmet Yaşar, “Babam, ablamın kaybını şiire dökmüş ama bundan hiç bahsetmemişti. Onun duyguları, benim bağlamamın tellerinde yankı buldu ve böyle bir türkü ortaya çıktı. Bu ağıt, sosyal medyada büyük beğeni topladı. Yaşadığımız acıyı notalara dökerek, yaşanmış bir hikâyeyi ve derin bir özlemi anlattık” diye konuştu.
Sosyal Medyada Beğeni Yağdı
Hikmet Yaşar’ın babasının hatırasını yaşatmak için bestelediği ve bağlama eşliğinde seslendirdiği türkü, sosyal medyada hızla yayıldı ve çok sayıda olumlu yorum aldı. Bir yandan bir babanın evladına duyduğu özlemi anlatırken, diğer yandan bir ailenin yaşadığı derin acıyı ve yıllara yayılan yasını müzikle dile getiren bu ağıt, dinleyenleri duygulandırdı.
İŞTE O DİZELER
"Yüce dağ başında yayılan atlar / Benim evlerime girmesin yatlar / Mezarım üzerinde bir karış otlar / Uyanıp sizlere gülemem gayrı / Çeşme kurban olayım senin taşına / Neler geldi neler garip başıma / Ağlayarak gelmen mezar taşıma / Uyanıp sizlere gülemem gayrı / Ankara'dan çıktık başım selamet / Sivrihisar'a geldik koptu kıyamet / Kadir Mevla’m pınar sana emanet / Uyanıp sizlere gülemem gayrı / Evimizin önünde küçük bir avlu / Avlunun içinde küçük bir at bağlı / İki yavrum benden ayırdın Sivrihisar yolları"