Yoksulluk, sadece ekonomik bir sorun olarak değil, aynı zamanda insanların ruh sağlığı üzerinde de derin etkilere sahip bir olgudur. 2024 Nisan ayında açıklanan yoksulluk sınırı, bir kez daha bu gerçeği vurguladı ve altında çalışan bireylerin psikolojik durumunu gündeme getirdi. Bu yazıda, yoksulluk sınırının altında çalışmanın psikolojik etkilerini anlamak için şu sorulara odaklanacağız: Yoksullukla mücadele etmenin dayanılmaz stresi nasıl bir etki yaratıyor? Daha düşük gelir seviyelerindeki çalışanlar nasıl bir duygusal sıkıntı yaşıyorlar? Bu soruların ışığında, yoksullukla mücadelede sadece maddi değil, aynı zamanda zihinsel desteklerin de önemi ortaya çıkacaktır. Detaylar haberimizde...

Yoksulluk sınırının altında çalışmanın psikolojik etkileri neler?

Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (TÜRK-İŞ) tarafından yapılan açıklamaya göre, ülkede yaşam maliyetleri artmaya devam ediyor. Son verilere göre, Türkiye'de bir ailenin sağlıklı ve dengeli bir şekilde beslenebilmesi için aylık gerekli olan açlık sınırı 17.725 TL olarak belirlendi. Bunun yanı sıra, yoksulluk sınırı da 57.736 TL olarak hesaplandı.

Bu veriler, ekonomik koşulların vatandaşların günlük yaşamını etkileyen bir düzeyde değiştiğini gösteriyor. Artan gıda fiyatları ve genel yaşam maliyetleri, birçok aile için daha zorlu bir ekonomik ortam oluşturuyor. TÜRK-İŞ'in açıkladığı rakamlar, ekonomik denge ve refah konularında daha fazla çalışmanın gerekliliğini vurguluyor.

Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (TÜRK-İŞ), Nisan ayı itibarıyla ülkenin açlık ve yoksulluk sınırlarındaki artışı açıkladı. TÜRK-İŞ'in verilerine göre, Nisan ayında açlık sınırı 17.725,19 TL'ye, yoksulluk sınırı ise 57.736,78 TL'ye yükseldi. Bu rakamlar, Ocak 2024'ten beri net 17.002 TL olarak belirlenen asgari ücretin üzerine çıktı.

Ailelerin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için gereken gıda harcaması tutarı olan açlık sınırı, Ankara'da yaşayan dört kişilik bir aile için bu yılın Nisan ayında önemli ölçüde arttı. Benzer şekilde, gıda harcamalarıyla birlikte giyim, konut, ulaşım, eğitim, sağlık gibi zorunlu harcamaların toplamı olan yoksulluk sınırı da belirgin bir artış gösterdi.

Bekâr bir çalışanın yaşama maliyeti ise aylık 22.991,90 TL'ye yükseldi. TÜRK-İŞ'in raporuna göre, gıda fiyatlarında yaşanan artışlar devam ediyor. Özellikle Ankara'da yaşayan dört kişilik aileler için gıda harcamalarında son aylarda %5,55'lik bir artış görüldü. Son 12 ayda ise bu artış oranı %74,88'e ulaştı.

Yoksulluk sınırının altında çalışmanın hem psikolojik hem de fiziksel açıdan birçok olumsuz etkisi olabilir. Bu etkilerden bazıları şunlardır:

Psikolojik Etkiler:

  • Stres ve Anksiyete: Yetersiz gelir, sürekli maddi sıkıntı ve geleceğe yönelik belirsizlik hissi, bireylerde yoğun stres ve anksiyeteye yol açabilir. Bu durum, uykusuzluk, konsantrasyon güçlüğü, sinirlilik ve öfke gibi belirtilere yol açabilir.
  • Depresyon: Maddi sıkıntıların getirdiği umutsuzluk ve çaresizlik duygusu, zamanla depresyona neden olabilir. Depresyon, kişinin motivasyonunu, enerjisini ve yaşam zevkini olumsuz etkileyerek günlük yaşamın zorlaşmasına yol açabilir.
  • Düşük Öz Saygı: Düşük gelir ve maddi zorluklar, bireylerde yetersizlik ve değersizlik hissi yaratarak öz saygıda düşüşe neden olabilir. Bu durum, sosyal ortamlardan çekilme, özgüven eksikliği ve olumsuz benlik algısı gibi problemlere yol açabilir.
  • Sosyal İzolasyon: Maddi imkanların kısıtlı olması, sosyal aktivitelere katılmayı zorlaştırabilir. Bu durum, sosyal izolasyona ve yalnızlık duygusuna yol açabilir.

Fiziksel Etkiler:

  • Yetersiz Beslenme: Düşük gelir, sağlıklı ve dengeli beslenmeyi zorlaştırabilir. Bu durum, vitamin ve mineral eksikliklerine, yetersiz protein alımına ve anemiye yol açabilir.
  • Uykusuzluk: Maddi sıkıntılar ve stres, uykuya dalma ve uykuyu sürdürme problemlerine neden olabilir. Uykusuzluk ise yorgunluk, halsizlik, konsantrasyon güçlüğü ve bağışıklık sisteminin zayıflamasına yol açabilir.
  • Kronik Hastalıklar: Maddi sıkıntılar ve stres, kalp hastalığı, diyabet, yüksek tansiyon ve kanser gibi kronik hastalıkların riskini artırabilir.
  • Bağımlılık: Maddi sıkıntılardan ve stresten kaçmak için sigara, alkol veya uyuşturucu gibi maddelere bağımlılık gelişme riski artabilir.

Yoksulluk sınırının altında çalışmanın bu olumsuz etkilerinden korunmak için, bireylerin maddi durumlarını yönetmeyi öğrenmeleri, sosyal destek ağlarını geliştirmeleri ve ihtiyaç duydukları durumlarda devlet ve sivil toplum kuruluşlarının sunduğu yardım programlarından yararlanmaları önemlidir.

Ayrıca, yoksulluğu azaltmak için de devletlerin ve sivil toplum kuruluşlarının gerekli adımları atması ve adil bir toplum oluşturmak için çaba göstermesi gerekmektedir.

Kaynak: HABER MERKEZİ